header

Rüya Tabirleri



ÜNLÜ RÜYALAR


HZ. MUHAMMED (S.A.V.)'İN SÜT ANNESİ HALİME HATUNUN RÜYASI


HALİME Hatun rüyasını şöyle anlatmaktadır.

— « Rüyamda bir şahıs beni sütten ak bir suyun içine daldırdı ve,

— « Bu sudan iç » dedi.

Kanıncaya kadar içtim. Sonra içmem için yine zorladı. İçtikçe içtim baldan tatlı idi.

— « Sütün çok olsun ey Halime ! Beni tanıdın mı? » diye sordu. Tanımadığımı söyleyince;

— « Ben senin sıkıntılı halinde ettiğin hamd ve şükrünüm. Ey Halime! Mekke'ye git. Orada sana bir « Nûr » arkadaş olur, bereketlerle dolarsın. Bu rüyayı da kimseye söyleme ! » dedi

Uyanınca göğüslerimi süt ile dolu bulduğum gibi sıkıntı ve açlığında beni terk ettiğini gördüm.

zemzem kuyusu

ZEMZEM KUYUSUNUN BULUNMASI


Bir gün Abdulmüttalib'e rüyasında bir kimse;

— « Ey Abdulmüttalib! Kalk Tayyibe'yi kaz ! » diyerek kayboldu. Ertesi gün;

— « Kalk, Berre'yi kaz! » dedi. Üçüncü günde aynı kimse;

— « Kalk Mednûne'yi kaz! » emrini verdi Rüyanın arkası kesilmiyordu. Dördüncü gün ise yine o kimse ;

— « Ey Abdulmuttalib! Kalk, zemzem kuyusunu kaz! » deyince, Abdulmüttalib;

— « Zemzem nedir? Kuyu nerededir» diye sordu. O zât da;

— « Zemzem bir sudur ki, hiç eksilmez ve dibine erişilmez. Dünyanın dört bucağından gelen hacılara kifayet eder. Cebrail (A.S)'ın kanadıyla vurduğu yerden çıkmıştır.» dedi. Allah-ü Teâlâ'nın (C.C.) İsmail (A.S.) için yarattığı sudur. Susuzları kandırır. Açları doyurur. Hastalara şifa olur. Yerini bildireyim.

Kurban kestikleri zaman artıklarını bir yere dökerler. Sen orada iken kırmızı gagalı bir karga gelir. Gagasıyla yeri eşer. Karganın eştiği yerde, birde karınca yuvası görürsün. İşte orası zemzem'in yeridir.» dedi ve Abdulmüttalib bu rüyadan sonra tarif edilen yeri buldu kazıya başladı. Ancak engelledilerse de devesinin ayağının bir taşa takılması sonucunda zemzem kuyusu ortaya çıktı ve Hz. Abdulmüttalib bu olay esnasında « Ya Rabbi bana tam on tane erkek evlat nasib et ve birini sana kurban edeyim » demiştir. Hz. Peygamberimiz (S.A.V.)' in dedesinin oğullarından Abdullah'ı kurban etmek istemesi bu duânın Cenab-ı Hak'kın (C.C.) katında kabul olunması neticesindedir.

hazreti-hatice-annemiz

HZ. HATİCE (R.Anha) 'NIN PEYGAMBERİMİZLE (S.A.V.) EVLENMEDEN EVVEL GÖRMÜŞ OLDUĞU RÜYA


Hz.Hatice (R. Anha) 'ya Peygamberimiz (S.A.V.) ile evlenmeden önce bir gece rüyasında gökten ay inip koynuna girmiş, ayın nûru koltuğundan çıkıp bütün alemi aydınlatmıştı. Hz. Hatice (R.Anha) sabahleyin bu rüyayı akrabasından olan Varaka bin Nevfel'e anlattı. Varaka;

— « Âhir zaman Peygamberi vücude gelmiştir. Seninle evlenir ve senin zamanında O'na vahy nazil olur. Dininin nuru âlemi doldurur. İlk iman eden insan olursun. O peygamber, Kureyş'ten ve Benî Hâşim'den olur» dedi. Hazreti Hatice (R. Anha) , bu cevaba çok sevindi.


hz-ebu-bekir

HZ. EBU BEKR (R.A.) RÜYASI


Resûlullâh efendimiz'in (S.A.V.) yakın arkadaşı olan Hz. Ebû Bekir Sıddık (R.A.) bir gün bir rüya görmüştür. Bu rüyayı kendi ağzından dinleyelim. — « Gökten dolunay inip, Kabe-i muazzamaya gelmiş, parça parça olmuş, parçalardan her biri, Mekke evlerinden biri üzerine düşmüş sonra bu parçalar bir araya gelerek gökyüzüne yükselmişti. Ebu Bekr'in (R.A.) evine düşen parça ise, gökyüzüne yükselmemişti. Hadiseyi gören Hazret-i Ebû Bekr (R.A.) heyecanla rüyadan uyanmış, sabah olunca, hemen, yahudi alimlerinden birisine koşup, rüyasını anlatmıştı. O alim cevabında ;»

— « Bu karışık rüyalardan biridir, onun için tabir edilmez demişti.»

Fakat bu rüya , Ebû Bekr'in (R.A.) zihnini kurcalamaya devam etmiş, yahûdinin cevabıda onu tatmin etmemişti. Ticaret için gittiklerinde yolu râhip Bâhira'nın diyarına uğramıştı. Gördüğü rüyanın tâbirini Bahîra'dan isteyince , Bahîra;

— « Sen neredensin?» dedi. Hazret-i Ebû Bekir (R.A.);

« Kureyş'tenim » diye cevap verince, Bahira;

« Orada bir peygamber çıkacak ve hayatında O'nun veziri, vefatından sonrada, halifesi olacaksın» dedi. Ebu Bekr (R.A.) bu rüyasını ve tabirlerini, Peygamber efendimiz (S.A.V.) peygamberliğini açıklayıncaya kadar kimseye söylememişti.


fatih-sultan-mehmet

FATİH SULTAN MEHMET HAN'IN RÜYASI


Günlerden birgün gecelerden bir gece, Fatih Hân bir rüya görür. Rüyasında kızıla çalan, sarı sakallı bir yiğit:

— « Ben sarı saltuğum der.» Ve İstanbul şehrinin anahtarını teslim eder. Yalnız birde temennisi vardır.

— « Hân'ım bu anahtarları Edirne'de saklıyasın.»

Rüyayı ertesi günü tâbir eden Akşemsettin hoca , Mehmed Han'a;

— « İstanbul'un fethi yüce hakanım size inşallah nasib olacaktır» diyerek fethi müjdelemiştir.


emir-sultan-hazretleri

EMİR SULTAN HAZRETLERİNİN RÜYASI


Emir Sultan, bir gece şöyle bir rüya görür:

« Hz.Muhammed (S.A.V.) ile Hz. Âli (R.A.) yanyana duruyorlarmış. Onların huzurunda oturmuş. Hz. Âli (A.S.) O'na:»

— «Ey oğlum sana hak tarafından ceddin Hz. Muhammed (S.A.V.) 'in âdabını, sünnetlerini takvâ yoluyla ehli İslam'a göstermen için Rum'a gitmen işaret olundu. Senin önünde nurdan üç kandil belirecek, o kandiller hangi yerde gözünden kaybolursa sen, orada kalacaksın. Mezarın da orada olacak.» dedi. Gerçekten son kandil, şimdiki Bursa'da « Işıklar » denilen yerde sönmüş. Ve Emir Sultan orada kalmıştır.

Yorumlar Yükleniyor...